BlackRock Solana ETF’yi neden bekletiyor?

Bitcoin (BTC) ve Ethereum (ETH) ETF alanında hızla gelişirken, BlackRock’ın dikkati diğer kripto varlıkları için daha uzun bir bekleyişe işaret ediyor olabilir.

Spekülasyon ve abartının çoğu zaman gerçekliğin önüne geçtiği kripto sektöründe, BlackRock’ta ETF ve endeks yatırımlarından sorumlu Baş Yatırım Yetkilisi Samara Cohen’in son açıklamaları aydınlatıcı bir perspektif sunmakta.

Bloomberg’den Katie Greifeld ve Eric Balchunas ile 29 Temmuz, 2024 tarihinde yaptığı bir röportajda Cohen, şimdilik Bitcoin ve Ethereum’un BlackRock’ın borsa yatırım fonları (ETF) için belirlediği sıkı kriterleri karşılayan tek kripto varlıklar olduğunu açıkça belirtti.

Cohen’in açıklamaları, 23 Temmuz, 2024 tarihinde Ethereum ETF’lerinin başarılı bir şekilde piyasaya sürülmesinin ardından heyecan ve beklentiyle dolup taşan bir kripto piyasasının arka planında geldi.

Röportajda BlackRock yöneticisi, daha yüksek fiyatlı ETF ürünlerinden bazı çıkışlara rağmen, Bitcoin ve Ethereum’a doğrudan maruz kalma talebinin yüksek olduğunu ve yatırımcıların çeşitlendirme ve potansiyel getiri için bu iki ürüne baktığını belirtti.

Lansman piyasada dalgalanmalara yol açarak kripto fonlarının haftalık işlem hacmini Mayıs ayından bu yana en yüksek seviyeye, 14,8 milyar dolara çıkardı.

Kripto endüstrisinin nabzını tutanlar, yatırımcıların yeni yollar keşfetmeye hevesli olduğunu öne sürmekte.

Bu bağlamda Solana, ETF alanına potansiyel yeni bir katılımcı olarak sık sık spekülasyon konusu haline geldi. Ancak Cohen’in açıklamaları, en azından şimdilik, bu umutların üzerine soğuk su döküyor.

Bitcoin ve Ethereum: seçilmiş olanlar

Cohen’i dinlerken, BlackRock’ın uygulanabilir ETF ürünleri olarak yalnızca Bitcoin ve Ethereum’a odaklanma kararının temelinde pratiklik ve talebin yattığı açıkça görülmektedir:

“Kriterleri neyin karşıladığını, bir ETF’de sunulacak standartları neyin karşıladığını görmek için gerçekten yatırım yapılabilirliğe bakıyoruz.”

Samara Cohen, BlackRock Baş Yatırım Yetkilisi

Piyasa derinliği, düzenleyici ortam ve bir varlığın fiyatını doğru bir şekilde takip etme yeteneği gibi faktörleri kapsayan bir terim olan “yatırım yapılabilirlik” kelimesini kullanması öğreticidir.

Cohen’e göre, hem Bitcoin hem de Ethereum bu kriterleri karşılamakla kalmıyor, aynı zamanda BlackRock’ın müşterilerinden duyduklarına da uyuyor.

Bazıları bu tutucu yaklaşımı yadırgasa da, haklılık payı da yok değil. Bitcoin ve Ethereum, hem piyasa değeri hem de kurumsal ilgi açısından uzun zamandır kendilerini kriptonun büyük oyuncuları olarak kabul ettirmişlerdir.

1 Ağustos, 2024 itibarıyla Bitcoin tek başına kripto paranın 2,5 trilyon dolarlık değerinin %52’sinden fazlasından sorumluydu. Genellikle “dijital altın” olarak adlandırılan bu token, kripto endüstrisinin standart belirleyicisi haline geldi ve hatta savunucuları tarafından nispeten istikrarlı bir değer saklama aracı olarak tanıtıldı.

Öte yandan Ethereum, merkeziyetsiz uygulamalar (dApps) ve akıllı sözleşmeler için bir platform olarak kendine bir yer edinmiş ve çok çeşitli kullanım alanları sunmuştur.

Bu tokenların her ikisi de, Şikago Ticaret Borsası’ndaki (CME) vadeli işlem sözleşmeleri de dahil olmak üzere, diğer dijital varlıkların çoğunda bulunmayan bir düzeyde düzenleyici gözetim ve piyasa istikrarı sağlayan güçlü altyapılara sahiptir.

Solana ETF ikilemi

Potansiyel bir ETF adayı olarak Solana (SOL) etrafındaki tartışma, özellikle VanEck ve 21Shares’in ABD’de bir Solana ETF’si için başvuruda bulunmasının ardından ilgi çekmeye başladı. Bloomberg analistine göre Solana ETF 2025 yılında başlatılabilir.

Gündemi daha da zorlayan Solana’nın savunucuları, Ethereum’a daha hızlı ve daha ucuz bir alternatif olduğunu ve etkileyici ölçeklenebilirlik ve düşük işlem ücretlerine sahip olduğunu iddia ettiler. Bu durum zincir üstü faaliyetlerde bir artışa yol açarak Solana’nın kriptoda bir sonraki büyük şey olduğu söylemini daha da güçlendirdi.

Ancak, teknolojik gelişmelerine ve giderek büyüyen piyasa değerine rağmen Solana hala önemli engellerle karşı karşıya.

İlk olarak, kripto varlığa dayalı bir ETF için düzenleyici onayı zorlaştıracak bir sorun olan CME vadeli işlemlerinden yoksundur. Bu vadeli işlemler olmadan, bir Solana ETF piyasası riskten korunma ve fiyat keşfi için önemli bir mekanizmadan yoksun olacak ve böylece ETF’nin etkili bir şekilde işlemesini zorlaştıracaktır.

Dahası, Solana “heyecan verici ve büyük bir gelişme” olarak nitelendirilen Franklin Templeton gibi kuruluşların dikkatini çekmiş ve övgüsünü kazanmış olsa da, Bitcoin ve Ethereum’un sahip olduğu yaygın kurumsal destekten hala yoksundur.

Dahası, Cohen’in röportajına geri dönersek, daha geniş bir sorunun altını çizdi: Bitcoin ve Ethereum dışındaki kripto ETF’lerine yönelik mevcut istek kısıtlıdır.

Katie Greifeld tarafından bir Solana ETF’si olasılığı sorulduğunda Cohen sözlerini sakınmadı: “Yakın vadede değil.”

Daha geniş piyasa görünümü

Kripto ETF’lerinin mevcut durumuna bakıldığında, bunun geleneksel finans piyasalarındaki daha geniş bir eğilimi yansıttığını söylemek abartılı olmaz: gelişmekte olan teknolojilere ve varlıklara dikkatli bir yaklaşım.

Ayrıca, Bitcoin ve Ethereum’un ötesine geçmeye yönelik reddedilemez bir ilgi olsa da, önemli düzenleyici ve teknik zorluklar mevcuttur. Örneğin, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), kripto ETF’lerini onaylama kriterlerinde özellikle katı davranmış ve genellikle piyasa manipülasyonu ve yatırımcı korumalarının eksikliğine ilişkin endişelere değinmiştir.

Bu nedenle, net bir düzenleyici rehberlik olmadan, en umut verici kripto varlıkları bile ETF statüsüne ulaşmada zorlu bir savaşla karşı karşıyadır.

Bununla birlikte, Ethereum ETF’lerinin başarılı bir şekilde piyasaya sürülmesi, gelecekteki ürünler için bir plan sağlamıştır, ancak aynı zamanda ilgili karmaşıklıkların da altını çizmiştir.

Cohen bile Bloomberg TV röportajında, BlackRock’ın henüz kripto ETF’lerini kendi model portföylerine dahil etmediğini belirterek, kapsamlı bir durum tespiti ve risk değerlendirmesi yapılması gerektiğini vurguladı.

İlginç bir şekilde, BlackRock’ın Solana ETF’si için acil planları olmamasına rağmen, kripto varlığı ilgi ve faaliyette bir artış gördü. crypto.news sitesinin kısa süre önce bildirdiği gibi, VanEck ve 21Shares’in spot Solana ETF’leri için başvuruda bulunmasının ardından Solana için zincir üstü faaliyette önemli bir artış oldu.

Bu durum, tüm kurumsal yatırımcıların diğer kripto ETF’lerini benimsemeye hazır olmasa da, bu tür varlıklara yönelik artan bir taban ilgisi olduğunu göstermektedir.