CoinTR CEO’su, Türkiye’deki kripto vergilendirme çalışmalarını ve CBDC’nin önemini değerlendirdi
CoinTR CEO’su Ali Eşelioğlu, crypto.news Türkiye ile yaptığı özel röportajda, Türkiye’de kripto ortamına yönelik atılan adımlardan CBDC’nin Türkiye için önemine kadar farklı konu başlıklarında görüşlerini dile getirdi.
Türkiye’de iki yılı aşkın süredir çalışması yürütülen ve 25 Haziran, 2024’te TBMM’ye taşınan Kripto Varlık Yasa Tasarısı, 26 Haziran 2024’te oy çoğunluğuyla meclisten geçti. Ak Parti tarafından gündeme taşınan ve ilk imza sahipleri arasında Ak Parti milletvekili Ömer İleri’nin yer aldığı kripto düzenleme taslağı için kripto yatırımcıları arasında farklı görüşler mevcut.
Ak Parti milletvekili İleri, tasarının “kripto vergilendirmesi” kapsamında olmadığını, yalnızca kripto para birimleri için yasal zemin oluşturacak şekilde hazırlandığını vurgulamakta. Yine de birçok yatırımcı, kripto kazancına ilişkin vergi verme konusunda tedirgin.
Birleşik Krallık, ABD, Hollanda ve Almanya, kripto alanına yönelik yasal çalışmaların sonuna gelmiş başlıca ülkelerdir. Dünya genelinde elde edilen bir kazancın vergisinin verilmesi doğal karşılanmakta ki mevzubahis ülkeler, kripto paranın saklandığı süreye oranla %37’ye varan kazanç vergisi almakta.
Sonuç olarak eski Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ali Eşelioğlu’na Türkiye’de tartışılan kripto vergilendirmesi hususunda kişisel görüşlerinin neler olduğunu sorduk.
Türkiye’de kripto vergilendirmesi kapsamında atılan adımları nasıl buluyorsunuz? Yatırımcılar ve kripto platformları için yapılan ilk açıklamalar sizce olumlu mu?
Türkiye’de kripto vergilendirmesi kapsamında atılan adımlar, kripto para piyasasında düzenlemeler getirmek ve yatırımcıların güvenliğini sağlamak amacıyla olumlu bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yaptığı açıklamalara göre, kripto para gelirlerinin vergilendirilmesi konusunda yeni düzenlemeler getirilmesi planlanmaktadır. Şimdiye kadar MASAK tarafından incelenen kripto para borsaları, yapılan değişikliklerle birlikte SPK tarafından belirlenecek kurallar çerçevesinde denetlenecek ve organize olacaktır.
Bu adımlar, hem yatırımcılar hem de kripto platformları için daha şeffaf ve düzenlenmiş bir ortam yaratma potansiyeline sahiptir. Özellikle iki yeni verginin getirilmesi, kripto para işlemlerinin daha yakından izlenmesine ve vergisel yükümlülüklerin yerine getirilmesine yardımcı olacaktır. 25 Haziran’da TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlanan, 26 Haziran’da ise meclisten geçen “Kripto Varlık Yasa Tasarısı”, yatırımcılar ve kripto platformları için olumlu bir etki yaratabilir. Çünkü piyasanın daha düzenli hale gelmesi, piyasaya olan güveni artıracaktır. Kripto platformları ise bu yeni vergisel yükümlülüklere uyum sağlamak için gerekli adımları atarak faaliyetlerini sürdürebilirler.
Dünya çapında sanal varlıklar farklı sıfatlarla sınıflandırılmakta ve bu doğrultuda çeşitli yasal adımlar atılmakta. Sizce kripto paralar EMTİA mı yoksa Menkul Kıymet olarak mı değerlendirilmeli?
Kripto paraların emtia mı yoksa menkul kıymet mi olarak değerlendirilmesi, varlıkların özelliklerine ve kullanım amacına bağlıdır. Ödeme veya hizmet sunmak için kullanılan kripto paralar genellikle emtia olarak görülürken, yatırım getirisi veya sahiplik hakkı sağlayanlar menkul kıymet olarak değerlendirilir.
Örneğin, Bitcoin (BTC) ve bazı RWA (Real world asset) tokenları (altın gibi) genellikle bir emtia olarak kabul edilir çünkü temel olarak değer saklama ve ödeme aracı olarak kullanılır. Öte yandan, bir şirketin kârına ortaklık hakkı tanıyan ve yatırım amacıyla alınan tokenlar, menkul kıymet olarak değerlendirilir; buna örnek olarak, bir şirketin hisselerini temsil eden tokenize edilmiş varlıklar verilebilir. Bu nedenle, kripto paraların sınıflandırılması tek tip bir yaklaşımla değil, her bir varlığın spesifik fonksiyonları ve kullanım bağlamına göre yapılmalıdır. Düzenleyici netlik ve finansal güvenlik sağlamak açısından, bu yöntemin en uygun yol olduğunu düşünüyorum.
Amerika Birleşik Devletleri, kripto vergilendirmesinde sanal varlıkların ne kadar süre saklandığına, yatırım büyüklüğüne ve bildirim tarihine dikkat etmekte. Türkiye’de tartışılan alım satımlarda uygulanacak on binde 4 işlem vergisinin sürdürülebilir olduğunu düşünüyor musunuz?
Amerika’da uygulanan vergilendirme türü mantıklı, ancak vergilendirmeyi daha verimli kılmak için kullanıcıların kripto paralara başlangıçta yatırdığı para ile sonrasında çektiği para arasındaki kazanca bakarak gelir üzerinde hesaplanacak bir vergi türü üzerinde çalışılabilinir. Bu yaklaşım, yatırımcıların alternatif yollarla vergiden kaçınma girişimlerini azaltabilir ve vergi gelirlerini artırabilir. Dolayısıyla Türkiye’de de benzer bir sistem düşünülerek yatırımcılar içinde makul olan adil bir vergilendirme yöntemi uygulanabilir.
2021 2. çeyreğinde yürürlüğe giren kripto paraların ödeme aracı olarak kullanılmasının yasaklanma yönetmeliğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Kripto paralar ticari amaçlı kullanılmalı mı?
2021’in Nisan ayında yürürlüğe giren, kripto paraların ödeme aracı olarak kullanılmasının yasaklandığı yönetmeliği değerlendirirken öncelikle bu düzenlemenin güvenlik ve finansal istikrar açısından önemli olduğunu kabul etmek gerekir.
Kripto paralarla yapılan işlemler, izlenebilirlik ve güvenlik konularında bazı riskler barındırabilmektedir. Kripto paraların, bu teknolojinin ticari amaçlarla kullanılması, doğru düzenlemeler ve muhasebe sistemleri geliştirildiğinde ekonomik açıdan olumlu sonuçlar doğurabilir. Kripto paralar, düşük işlem maliyetleri, hızlı transferler ve sınır ötesi ödemelerde kolaylık sağlama potansiyeli taşımaktadır. Eğer yeterli düzenlemeler yapılır ve muhasebeleştirme sistemleri etkin bir şekilde uygulanırsa kripto paralarla alışveriş hem tüketiciler hem de işletmeler için avantajlı olabilir. Bu adım, yeni iş modellerinin gelişmesine ve dijital ekonominin büyümesine katkı sağlayabilir.
Nijerya’da piyasaya sürülen, Çin ve Rusya’da pilot çalışmaları devam eden Merkez Bankası Dijital Para Birimleri’ne (CBDC) yaklaşımınız nedir? CBDC Türkiye ekonomisi için fırsat olabilir mi?
CBDC’ler, bankacılık hizmetlerine erişimi kısıtlı olan nüfuslara dijital finansal hizmetler sunarak finansal kapsayıcılığı artırabilir. Nijerya’da piyasaya sürülen eNaira buna iyi bir örnektir. Ayrıca, CBDC’ler fiziksel para üretimi ve yönetimi ile ilgili maliyetleri azaltarak ödeme sistemlerini daha verimli hale getirebilir. Çin’de pilot çalışmaları devam eden dijital yuan da bu tür işlemler için örnektir. CBDC’ler, para akışı ve ekonomik faaliyetler hakkında gerçek zamanlı veriler sağlayarak merkez bankalarına daha hassas ve etkili para politikası uygulama imkânı sunar.
Ayrıca, CBDC’ler başarılı olursa, dünya üzerinde doların hakimiyetini azaltma konusunda önemli bir etki yaratacaktır. Türkiye ekonomisi için CBDC’ler bir fırsat olabilir. CBDC’ler, Türkiye’nin finansal sistemini modernize edebilir, nakitsiz topluma geçişi hızlandırabilir ve finansal kapsayıcılığı artırabilir. Ayrıca, sınır ötesi ticarette daha düşük maliyetli ve hızlı işlemler sağlayarak ticaret hacmini artırabilir. Bu nedenle Türkiye’nin CBDC teknolojisine yatırım yapması ekonomik büyümeyi destekleyebilir ve finansal sistemin şeffaflığını artırabilir.
Günümüzde geleneksel finans ve kripto para arasında ne tür bir ilişki bulunuyor? Kripto paraların öne çıktığı temel noktalar neler?
Günümüzde finansal ortamda geleneksel finans ile kripto paralar arasında dinamik bir ilişki bulunmaktadır. Geleneksel finansal kurumlar giderek artan bir şekilde kripto paraları entegre etmekte, ticaret platformları, saklama çözümleri ve kripto tabanlı finansal araçlar gibi ürün ve hizmetler sunmaktadır. Bu entegrasyon, kripto paraların geleneksel finans sistemi içinde kabul edilme ve tanınma sürecini göstermektedir.
Kripto paralar, merkezi olmayan alternatifler sunarak borç verme, borçlanma ve ödemeler gibi hizmetlerde geleneksel finansı zorlamakta, yenilik ve rekabeti teşvik etmektedir. Ayrıca, maliyetleri azaltmakta ve verimliliği artırmaktadır. Kripto paralar, sınırlı bankacılık altyapısına sahip bölgelerde bile hızlı, güvenli ve uygun maliyetli sınır ötesi işlemler sunmaktadır. Dalgalanma ve düzenleyici endişeler gibi zorluklara rağmen, kripto paralar geleneksel finansı dönüştürme potansiyeline sahip olup, yeniliği yönlendirmekte ve küresel olarak finansal hizmetlere erişimi genişletmektedir.
Kripto para borsalarının yönetimindeki utility tokenlar toplam milyarlarca dolarlık piyasa değerine sahip. CoinTR olarak kendi sanal varlığınızı üretmeyi düşünüyor musunuz?
Evet, CoinTR olarak yenilikçi ve sürdürülebilir bir kripto para borsası olarak ileride kendi sanal varlığımızı üretmeyi düşünüyoruz. Yeniliklerle ve daha önce yapılmamış özelliklerle donatılmış, işlevselliği yüksek bir kripto para olacaktır. Ar-Ge ekibimiz bu proje üzerinde titizlikle çalışmakta ve geniş çaplı araştırmalar yapmaktadır. Amacımız, yatırımcılarımıza ve kullanıcılarımıza en iyi deneyimi sunan, yenilikçi bir çözüm geliştirmektir. İleri bir tarihte piyasaya sürmeyi planladığımız bu kripto paranın sektörde önemli bir yer edinmesini hedefliyoruz.
İlk defa kripto para satın almak isteyen bir yatırımcıya borsa seçiminde nelere dikkat etmesini önerirsiniz?
İlk defa kripto para satın almak isteyen bir yatırımcıya borsa seçiminde dikkat etmesi gereken birkaç önemli noktayı önerebilirim. Öncelikle, borsanın güvenilirliği ve itibarı çok önemlidir; deneyimli, güvenilir ve yetkin bir yönetim ekibine sahip olan borsalar tercih edilmelidir, bu nedenle borsanın geçmişi, kullanıcı yorumları ve güvenlik önlemleri dikkatlice incelenmelidir.
Ayrıca, borsanın sunduğu güvenlik özellikleri değerlendirilmelidir; iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA), soğuk cüzdan depolama ve sigorta gibi önlemler, borsanın güvenliğini artıran unsurlardır. Ek olarak, müşteri temsilcilerinin ilgisi ve tecrübesi, bir sorun çıktığında problemleri hızlı çözmeleri açısından önem arz etmektedir. Borsanın düzenleyici uyumluluğunu kontrol etmek de önemlidir; lisanslı ve düzenlenmiş borsalar, kullanıcıların yatırımlarını daha güvenli hale getirir. İşlem hacmi ve likiditesi de dikkate alınmalıdır; yüksek işlem hacmi ve likidite, işlemlerin hızlı ve sorunsuz gerçekleşmesini sağlar. Son olarak, borsanın sunduğu işlem çiftleri ve desteklediği kripto para çeşitliliği, yatırımcının stratejilerine uygun olmalıdır. Bu kriterler, yatırımcıların güvenli ve verimli bir şekilde kripto para alım satımı yapmasını sağlayacaktır.