Ferrum Labs CTO’su: Ethereum menkul kıymet olarak değerlendirilmeyebilir
Ferrum Labs CTO’su Taha Abbasi, Crypto.news’e yaptığı özel açıklamalarda, SEC’in Ethereum ETF onayının anlamını, gelecek düzenlemeleri ve kripto sektörü üzerindeki etkisini yorumladı.
Ocak 2024’te piyasaya sürülen Bitcoin ETF’lerinin ardından ABD’li düzenleyici kurum SEC’in Ethereum ETF’leri hakkındaki kararı merakla bekleniyordu. Mayıs ayında tüm umutlar tükenirken SEC, spot Ethereum ETF’leri için 19b-4 formlarını onaylamaya karar verdi.
Ferrum Labs CTO’su Abbasi’ye göre karar, çok önemli ve kitlesel benimsenme yolunda önemli bir adımı temsil ediyor.
“SEC onayı, dünyaya L1 ve benzer varlıkların gerçekten amaçlandığı gibi çalıştığını ve artık ülkedeki (ABD) yönetim yetkilileri tarafından da tanındığını kanıtlıyor.”
Taha Abbasi, Ferrum Labs CTO’su
Ani ama merakla beklenen hamle, düzenleyicilerin Ethereum’u nasıl gördüklerine ilişkin birçok soruyu ateşledi: Ethereum artık bir menkul kıymet değil, bir emtia mı?
Ethereum ETF’leri hangi kanun kapsamında sınıflandırıldı?
Ethereum ETF’leri, daha kısıtlayıcı olan 1940 tarihli Yatırım Şirketi Kanunu ((Company Act of 1940) yerine 1933 tarihli Menkul Kıymetler Kanunu (Securities Act of 1933) kapsamında sınıflandırıldı.
1940 tarihli Yatırım Şirketi Kanunu, öncelikli olarak menkul kıymet yatırımı ile doğrudan ticareti ile uğraşan kuruluşlar için geçerlidir. Yatırım şirketlerinin faaliyetleri, yönetimi ve yapısı hakkında daha katı düzenlemeler içerir.
ETH’nin bu yasa kapsamında sınıflandırılması, daha sıkı düzenleyici denetime tabi tutulacağı ve potansiyel olarak ETF’ler üzerinde ek operasyonel kısıtlamalar getirileceği anlamına gelecekti.
Aksine, 1933 tarihli Menkul Kıymetler Kanunu, halka arz edilen menkul kıymetlerin kayıt altına alınmasını ve yatırımcıların arz edilen menkul kıymetler hakkında yeterli bilgi almasını sağlamaya odaklanmakta. ABD’de onaylanan kanun, Ethereum’u ETF ürünleri ve operasyonları hakkında ayrıntılı bilgi vermeye zorluyor.
Abbasi’ye göre Ethereum’un sınıflandırıldığı ilgili kanun yeterli değil. Sadece dijital varlıkların benzersiz doğasını kabul eden daha dengeli bir düzenleme ortamı sağlıyor.
Bu noktada Abbasi, kanunun net bir Ethereum sınıflandırması sağlamaktan ziyade, ETP ürünü ve “menkul kıymet tekliflerine ilişkin düzenleyici gerekliliklere uygunluğu” ile ilgili olduğunu vurgulayarak hemen sonuca varılmaması konusunda uyarıyor.
“ETH’nin bir menkul kıymet olduğu konusunda devam eden tartışmanın etkisi muhtemelen gelecekteki düzenleyici eylemlere ve yorumlara bağlı olacak, ancak bu hareket, dijital varlıkların geleneksel finansal piyasalara entegre edilmesine yönelik temkinli ama ilerici bir adıma işaret ediyor.”
Taha Abbasi
Abbasi ayrıca piyasa katılımcılarını SEC’in temkinli yaklaşımını devam eden düzenleyici belirsizliğin bir göstergesi olarak yorumlamaya çağırdı.
SEC Başkanı Gary Gensler’in ETH’nin sınıflandırmasını netleştirmeyi sürekli reddetmesinin, kripto sektörü üzerinde “SEC’in esnekliği ve kontrolü korumaya yönelik stratejik bir yaklaşımı” olduğuna inanıyor.
Abbasi, “İnsanlar uyanık kalmalı, mevcut düzenlemelere uymalı ve düzenleyici gelişmeler hakkında güncel bilgi sahibi olmalı” tavsiyesinde bulundu.
Son onayın bir diğer önemli noktası da ETH’nin bu ETF’ler içerisinde stake edilememesiydi. SEC, stakingi kripto para platformları tarafından yasa dışı bir teklif olarak görüyor. ABD’li düzenleyici, staking hizmetleri nedeniyle Coinbase ve Kraken gibi büyük isimlere karşı da harekete geçti. Buna yanıt olarak birkaç ETF şirketi başvurularını değiştirmek zorunda kaldı.
Abassi, staking eksikliğinin Ethereum ETF’lerinin çekiciliğini doğrudan etkileyebileceğine inanıyor. Ferrum Labs CTO’su, staking yoluyla sunulan “benzersiz faydaları” kabul ediyor ve bunu denklemden çıkarmanın “potansiyel fırsat maliyetlerine ve rekabet dezavantajlarına” yol açacağında hem fikir.
“Getiriler ve piyasa dinamikleri üzerindeki etki, sağlayıcıların zorlukları ne kadar iyi ele aldıklarına ve ürünlerini pazarda ne kadar iyi konumlandırdıklarına bağlı olacak.”
Taha Abbasi
Bununla birlikte Abbasi, ETP sağlayıcılarının belirli yatırımcı segmentlerini hedef alarak ve ürünlerinin güçlü yönlerini etkili bir şekilde ileterek “önemli bir yatırımcı tabanını çekebileceklerini” belirtti.
Şu an itibarıyla SEC, ETF başvuruları için S-1 kayıtlarını henüz onaylamadı. Bu süreç, karmaşıklığı ve yatırımcının korunması, piyasa olgunluğu ve mevzuatın netliği nedeniyle titiz bir inceleme gerektiriyor.
Bloomberg’den Eric Balchunas, ETF ürününün haziran ayında piyasaya sürülmesini bekliyor. Ancak Abbasi, Ethereum ETF’lerinin borsalarda işlem gördüğünü görmeden önce “gerçekçi” bir tahminin “6 ila 18 ay” sürebileceğini öne sürdü.