Gerçek dünya varlıkları: 2024, tokenlaştırmaların çığır açtığı bir yıl | Görüş
Yasal Uyarı: Sayfa içerisinde ifade edilen görüş ve düşünceler yalnızca yazara aittir ve crypto.news şirketinin görüş ve düşüncelerini temsil etmez.
Geleneksel gerçek dünya varlıklarının veya RWA’nın blok zincirine entegre edilmesi yeni bir tartışma konusu değildir. Euroclear’dan Goldman Sachs’a kadar büyük kurumsal oyuncular, işlem ücretlerini, sürlerini ve veritabanı yönetim maliyetlerini azaltmak ve kanıt/sahiplik kanıtı prosedürlerini çok daha az sıkıcı hale getirmek için tokenizasyon çözümlerine yöneldi.
2023 yılı, teorinin nihayet pratiğe dönüşmeye başladığı yıl oldu. Terra-Luna’nın 2022’deki çöküşüyle paramparça olan özel kredi piyasası %60 oranında toparlandı ve ana yatırımcı tabanı kripto-yerli finans firmalarından otomotiv sektörüne kaydı (2023 yılında tokenize edilen özel kredilerin %42’si). Ancak sektör için en önemlisi, tamamen yeni bir RWA ürünü olan tokenize devlet varlıklarının ortaya çıkması oldu. Tokenlaştırılmış devlet varlıkları, şu anda RWA’nın en büyük payını oluşturan sabit coinleri tahtından indirmeyi hedefliyor. Hem perakende hem de kurumsal yatırımcılarca aranan ve hacim olarak yedi kat büyüyen devlet varlıkları, blok zincirine olgunluk-istikrar sağlamak üzere yoluna devam ediyor. Görünüşe göre RWA tokenizasyonunda şimdiye kadarki en önemli yılın içerisindeyiz.
İleriye dönük teknoloji sıçraması
Son birkaç yılın önde gelen blok zinciri teknolojileri verimlilik, güvenlik ve ölçeklenebilirlik getirmeyi içeren çeşitli işlem optimizasyonlarıyla ilgilenmektedir. Örneğin sıfır bilgi kanıtları, katman-2 çözümlerinin geliştirilmesi, birincil blok zincirlerinin verimini artırmaya, işlem yürütme süresini azaltmaya ve ağ içi gaz ücretlerini önemli ölçüde düşürmeye ve dengelemeye yardımcı oluyor.
L2 blok zincirleri, ana zincirin kapasitesini artırırken, zincirler arası iletişim projeleri için yeni değer yaratmak adına işlev görüyor. Birlikte çalışabilirliğin kolaylığı ve güvenliğinin artırılması, web3 ekosistemine bir bütün olarak daha fazla kullanılabilirlik kazandırdı ve kazandırmaya devam ediyor.
Bu gelişmelerin yanı sıra, RWA tokenizasyon verimliliğini artıran yeni hizmetler ortaya çıktı. Maple, Centrifuge ve Backed gibi projeler, DeFi, likidite havuzları ve teminatlı borç verme kavramlarını alıp bunları geleneksel finansa uyguluyor. Bu sayede kullanıcılar kolaylıkla farklı alanlarda gerçek şirket tahvillerine yatırım yapabiliyor, özel kredilerden pay alabiliyor ve kurumsal kredi verenlerle tokenize borçlanma opisyonundan faydalanabiliyor.
2023 yılının başlarında Ondo Finance, yatırımcılara BlackRock’ın iShares Short Treasury Bond ETF’sinin (NASDAQ: SHV) tokenize edilmiş bir versiyonuna erişim sunan Ondo Kısa Vadeli ABD Devlet Tahvili Fonu’nu (OUSG) çıkardı. OUSG bir yıl içinde 110 milyon doların biraz üzerinde bir toplam yaşa da bu yeni ve çok daha göze çarpmayan bir trendin başlangıcına işaret ediyordu: tokenize edilmiş ABD Hazine tahvillerinin yükselişi.
2023’te tokenize hazineler: büyümenin bel kemiği
Fed’in araştırmasına ve DeFiLlama’nın verilerine göre, merkeziyetsiz finansta gerçek dünya varlıklarının toplam değeri geçen yıl iki kattan fazla arttı. Bu durum kısmen Goldman Sachs Dijital Varlık Platformu (GS DAP) ve JPMorgan tarafından oluşturulan Tokenlaştırılmış Teminat Ağı gibi kurumsallaşmış altyapıların piyasaya sürülmesine bağlanabilirken, tokenlaştırılmış özel kredi ve dijital tahviller tek başına genel piyasanın yönünü etkilemiş olamaz. Bunun yerine, tokenize edilmiş ABD hükümeti kısa vadeli borç ihracına özel parantez açılmalıdır.
Yatırımcılar, piyasaya yön veren “Federal Fon Oranı” artışlarının ardından kısa vadeli risksiz borca yönelmiş olabilir. Denklemin bir diğer parçası da kripto dünyasındaki anormal getirilerin çöküşüdür. Coinchange’in DeFi getiri verilerine göre, merkeziyetsiz finans ortamında minimum getiri %4-5 civarında dalgalanıyor. Bu, sadece Hazine tahvilleriyle olan farkı önemli ölçüde azaltmakla kalmadı, aynı zamanda bazen negatif bölgeye bile döndü.
RWA’ların blockchain üzerindeki geleceği
Tokenlaştırılmış sanal varlık piyasası 2023’te olgunlaşma işaretleri göstermiş olsa da cevaplanmamış birkaç soru hâlâ RWA endüstrisinin büyümesini engellemektedir. Bunlardan en önemlisi elbette regülasyon: Belli başlı yargı alanlarından birinde kesin bir çerçeve veya iflas emsal kararı gelene kadar, tokenize varlıkların yasal açıdan dayanak alınabileceği kesin olarak söylenemez. Bu varlıklardaki bir başka “koyu bulut” ise tokenize varlık piyasalarına etkin erişim sağlamak için altyapının nasıl gelişeceğidir.
Yine de, RWA’nın daha geniş çapta benimsenmesindeki artışın 2024’te devam etmesi ve tokenize hazinelerin yeniden canlanan ilgiden büyük oranda fayda sağlaması bekleniyor. Bu varlık sınıfını riskten kaçınan DeFi yatırımcıları için mükemmel bir ürün-pazar uyumu olarak görüyorum: stablecoinlerin aksine, tokenize hazineler güven sarsıntılarından etkilenmez, ana akıllı sözleşmeler özenle denetlendiği sürece kesinlikle güvenlidir ve net getiri sağlar. Eylül 2024 itibarıyla, tokenize ABD Hazine tahvillerine tahsis edilen sermaye 2,01 milyar doları aştı. 2023’ün başındaki 114 milyon dolardan neredeyse yirmi kat artış yaşandı.
Bana göre böylesine sıcak bir karşılama, acilen daha da büyüme şansını değerlendirme çağrısını beraberinde getiriyor. Yıllık %19,1’lik bileşik oranla büyüyen neredeyse trilyon dolarlık piyasa Sukuk, -İslami Finans’taki tahvillere en yakın benzetme- zincirde bir sonraki gözde ortam olacaktır. İslam Hukuku, faiz getiren menkul kıymetlere yatırım yapılmasını haram bir faaliyet olan tefecilik olarak kabul edildiği için yasaklamaktadır, bu nedenle geleneksel tahviller dindar Müslüman piyasa katılımcıları için mevcut değildir. Bunun yerine Sukuk, varlığın kısmi sahipliğini ve üretilen nakit akışının bir kısmı üzerinde hak iddia edilmesini sağlayarak yasağı delmektedir. Sukuk’un potansiyel tokenizasyon atılımı, Müslüman topluluğa güvenli bir helal yatırım fırsatı sunacağını ve dijital İslami Finans’ı yeni bir seviyeye taşıyacağını düşünüyorum. MENA’daki bölgesel kripto piyasalarının kademeli olarak yükselmesi ve altyapı yatırımlarına kurumsal ve hükümet katılımının devam etmesiyle iyi bir hedef kitleye sahip olabileceğini düşünüyorum.
Dijital tahvillerin yükselişini beklemek, sabit coinlerin henüz kaybolduğu anlamına gelmiyor. Aksine, 2024 nihayet uzun süredir Tether ve Circle arasında etkin bir şekilde bölünmüş olan bir pazara rekabet ve çeşitlilik getirebilir. USDe gibi tartışmalı kavramlardan Ripple stablecoin gibi güvenilir modellere sahip yeni katılımcılara kadar, uykulu stablecoin piyasası bir sarsıntı yaşıyor. Bu bağlamda, altının tüm zamanların en yüksek fiyatına ulaştıktan sonra medyanın ilgi odağı olduğu düşünüldüğünde, burada özel ilgiyi hak eden en hafife alınmış fırsatın altın destekli stablecoinler olduğuna inanıyorum. Yepyeni bir kavram olmamakla birlikte, önceki test varlıkları teknik mükemmellikten ve likiditeden yoksundu ve kötü zamanlanmış bir pazara girmeye çalıştı. Costco altın külçelerinin raflardan süpürüldüğü çalkantılı bir gerçeklikte, gelecek vadeden fikrin yeni bir yineleme yaşaması yalnızca bir zaman meselesi olduğunu düşünüyorum.
Genel olarak, tokenize edilmiş gerçek dünya varlıkları emekleme aşamasını başarıyla tamamlamış gibi görünüyor. Bana göre 2024 yılında mevcut enstrümanların, özellikle de tokenize Hazine tahvillerinin daha yaygın bir şekilde benimsenmesiyle Sukuk önderliğinde fiat ve altın destekli stablecoin piyasalarında rekabet ve inovasyonun artması muhtemeldir.